Merhabalar Sevgili Okurlarım...
Bugün biraz Asya’nın uyanan devi Çin’i yazmak istiyorum. Çin, dünya siyasetinde çok önemli bir yeri kaplamaktadır. Çok kutuplu günümüz dünyasında Çin, önemli bir gücü temsil etmektedir. Kısaca bilgi verecek olursak; Çin, dünyanın en eski medeniyetlerinden biridir. 2. Dünya Savaşı öncesi milliyetçiler ve komünistler arasında bir iç savaş başlamıştır. Japon işgali sonucu bu iki karşıt düşman ateşkes imzalayarak Japonya’ya karşı birleşti 2. Dünya Savaşı sonucunda, komünistler milliyetçileri yendi. Milliyetçiler, Tayvan adasına çekilmek zorunda kaldı. Mao Zedong önderliğinde halk, cumhuriyeti ilan edildi Çin’in tarihine en ağır darbenin vurulduğu bu dönemde, kültür devrimi adı altında geleneksel kıyafetler yasaklandı ve eski kültürel yapıtlar yıkıldı. Günümüzde Çin, dünyanın en çok ihracat yapan ülkesidir. Ayrıca GSMH en yüksek 3 ülkeden birisidir. Çin’in Asya politikalarına bakacak olursak; kıyasıya Hindistan ile mücadele etmektedir. Zamanında Hindistan ile sınır çatışması yaşayan Çin, Pakistan ile ittifak kurarak Hindistan’ı yalnız bırakma politikasına başlamıştır. Günümüzde Çin, Afrika ile en çok ticaret yapan ülke unvanına sahiptir. Afrika ülkeleri ile önemli ticari, askeri ve petrol antlaşmaları imzalamıştır. En büyük rakibi ABD olan Çin, ABD’yi birçok alanda geri bırakmıştır. Obama hükümetinin, Ortadoğu’dan çekilip ağırlığını pasifik okyanusuna verme sebebi Çin’dir. Trump hükümeti ise daha da ileriye giderek Çin’e ek vergi uygulayarak ithalat-ihracat arasındaki uçurumu azaltmaya çalışmaktadır. Çin ise bu duruma misliyle karşılık vermiştir. Çin-Tayvan ilişkilerine bakacak olursak; Çin Halk Cumhuriyeti, Tayvan’daki Çin Cumhuriyeti'ni tanımamaktadır. Aynı şey Çin Cumhuriyeti (Tayvan) geçerlidir. Trump hükümeti sadece Çin ile mücadele edebilmek amacıyla Kuzey Kore ile ilişkilerini yumuşatmaya yönelik bir politika izlemektedir. Çin’in iç politikalarına bakacak olursak; tek parti Komünist partidir. Halk meclisi 3500 milletvekilinden oluşur. Politbüro önemli karar organıdır. Çin, ekonomik açıdan ise komünist değildir. Liberal politikalar benimsemiştir. En büyük sorunu Doğu Türkistan meselesidir. Doğu Türkistan’da tam bir Çin zulmü uygulanmaktadır. İlk olarak oruç tutmak, namaz kılmak yasaklanmıştır. Binlerce Uygur Türkü, zorunlu Çinleştirme politikası gereğince toplama kamplarında eğitime tabii tutulmaktadır. Ayrıca İslam’ı komünistleştirme politikası çerçevesince komünist politikalara hizmet edecek hale getirirmiştir. Örneğin; hutbelerde, komünizmi öven ifadelere yer vermek zorunlu hale getirilmiştir. Kısaca, tam bir zulüm uygulanmaktadır. Ne garip ki Avrupa ülkeleri Çin’i, Doğu Türkistan politikası nedeniyle sertçe eleştirirken İslam ülkelerinin sesi soluğu çıkmamaktadır. Gerçi pardon Arap ülkelerin tasmasının ipi ABD‘dir. Tepkisiz kalmalarına şaşırmamak gerek. Umarım Doğu Türkistanlılar, biz Müslümanlara haklarını helal ederler yoksa ahirette hesap vermemiz hiç kolay olmayacaktır.
Yazar:Mert Mumcuoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder